Sayfalar

18 Haziran 2013 Salı

k.da son tango

Sıkıntımı hikâye etmeyeceğim adamım. Ellerim tutmuyor sıkıntımdan. Bunları sana anlatmayacağım. Gözlerinin ve ayaklarının ne kadar çirkin olduğunu anlatacağım sana. Ne kadar kötü koktuğunu söyleyeceğim. Burnumu sızlatan o yoğun erkek kokusundan bahsedeceğim. Bir böcek olsam ağzına girmek istemezdim. Keşke bir böcek olsaydım. Ağzında yok oldum. Dişlerinin arasında dolaştım; öyle pisti ki. Anlattıkça dişlerinden diline dilinden boğazına ilerliyorum. Korkarım ki dilimle dilini koparmak, gırtlağından akan kanlarla seni boğmak istiyorum. ve bunu yapamadığımı fark edince göğsünü hatırlıyorum. göğsün... öyle hızlı inip kalkıyordu ki Allah olsan dokunmazdım. Keşke Allah olsaydın. Hele içini çekip bana baktığında yattığım yerde derin bir çukur oluşuyordu. Ben çukurdayken üstümü örtmeliydin. Çünkü gözlerini gözlerimden çekmiyorsan üstümü örtmelisin. Çukurda ve sebdeb uzak kalırım böylece. Beni iyi dinle. Öğrettiklerimi öğren.

Ve hayır, sana hiçbir şeyi hikâye etmeyeceğim. K'den ne kadar tiksinidiğimi anlatacağım. Evet adamım, ben hikâyelerimi dişleri temiz, ayakları güzel ve hatta çoğunlukla tüysüz insanlara anlatırım. Lanet olası bir adamdan kalma kötü bir alışkanlık bu. Temizlere anlatılacak hikâyeleri o öğretmişti bana. Gece yataklarımızda temiz insanlar görmek için... Çok irkindi, yatağında temiz kadınlar...

K. evet, sana K'den bahsedeceğim. Her sokağında kustuğumu biliyor muydun? Bir seferinde kaşımı patlatmıştım kustuktan sonra ağzımın içini öpen bir adam yüzünden. Kanlı, irinli, kusturan hardcore hikâyeler anlatabilirim elbette. Bunlar temiz insanlar için değildir. Kusmuştum ve adam ağzımdan öpmüştü o halde. K' nin sokakları o pis insanlarla doluydu adamım. K' de sabaha kadar sokak köpekleriyle yatmıştım. K' nin sokakları o pis adamları seven sokak köpekleriyle doluydu adamım.
K'nin bütün sokaklarında pantalonlardan ayakkabılara sızan dışkı izleri vardır. O pis kokudan ölmüşümdür. Her sokağında cesedim vardır.

K'den nefret ediyorum adamım. İki sene evvel oradan kaçmıştım. Oradan kaçıp geldiğim ilk günü hi unutmuyorum. Alkol kokusu... Yoktu. Temizdi. Zeki Demirkubuz okkalı bir tokat atmıştı yüzüme. Siktiğimin temiz şehri allahımı şaşırtıyordu. -Bunları hikâye edeceğim adamım, affet.- Allahım şaşmıştı. Varda ve yokta yalnız kalmıştım lan. K'de hiçkimseye, hiçbir kokuşmuş mahluğa tahammülüm yoktu. O siktiğimin şehrinde de duramıyordum. Beterin beteri varmış adamım. Kadınların asla sarhoş olamayacağı bir şehre gittim. Oradan kaçıp. Allah oraya, S.'ye gittiğim için beni bir daha affetmesin. Sarhoş olamayacağım bir şehirde, K'nin bütün pislikleri üzerimde... Anlatmayacağım.

Geçen hafta seni K.'ye çağırdım. K'nin hiçir sokağında seninle yürümemiştim daha evvel. Kafama tüküreyim. Nasıl da pistin. Pislikten geçilmiyordun ve çok çirkindin. K'de seninle raks ederken...

Şimdi ben ne yapacağım? Gün yüzü görmeyeyim.

KozmosKumpanyası

Hiç yorum yok: