Sayfalar

15 Eylül 2010 Çarşamba

fikri hür vicdanı hür denemeler no.1

şimdiye kadar hiçbir valilik konağına zarar vermişliğim yok. penceresine taş bile atmadım. atsaydım ne olurdu. kötü şeyler olurdu. neden? çünkü o silahların içindeki mermi yasal ve kalibresinin hiçbir önemi yok. rahmetliye öykünüp enternasyoneli basmak gibi bir niyetim de yok. anarşi şimdilik hobi olarak zuhur ediyor beynime. neyse ki sinirlerimi kontrol altına almayı altı yaşımdayken geçirdiğim nevrotik kamyon parçalama eylemlerinden sonra öğrendim. çevreye saçtığım plastik tekerlek parçaları sebebiyle kamu yararı gözetilerek kamyon parçalamam sakıncalı görüldü. ikinci celp kağıdını takiben mahkemem yapıldı.yaşım dolayısıyla cezai hükmüm hafifletildi.sekiz ortalı kareli harita metod defterini doldurana kadar adalet mülkün temelidir yazdım.halbuki senin de bildiğin gibi, ademoğlunun yerleşik hayata geçme sürecinde mağarasını bırakıp uçsuz bucaksız çayırlara göz dikerek çitle çevirip “aha buralar benim oldu” diyen açgözlü hipnetor, mülkiyet hırsızlıktır. evet. ilk devlet sahibi olarak bu sözüm sanaydı. fakat fazla üzerine varmıyorum. başlattığın akımın doğası gereği muhtemelen petrol olmuşsundur. şüphesiz ki meseleye uyanan bir garibanın zihninde pardıldayan “lan!” ünlemi sonrasında devlet terörünün ilk örnekleri de görülmüştür. belki neandertaller soykırıma uğradıkları için yoklar. sorun şu ki küçük burjuva olabilseydim bunları asla düşünmezdim. biraz para biriktirmem lazım. bi dükkan açardım iyi kötü yükseltirdim kar marjımı. plazma tivi, split klima, robdöşambır derken sadece karşı komşunun bahçesindeki çimlerin neden daha yeşil olduğunu sorgulardım. yaz gelince rus çarı gibi sıcak denizlere inme hayali.sosyal demokrat tavırlar.bor madenleri.picasso reprodüksiyonları.hemen kızma hafız.fiş kesmeyerek falan anarşiyi hobi olarak yine devam ettirirdim. bu bir ikiyüzlülük mü? bittabi.şimdilik sovyet sınırına kadar durmaksızın çekilen halaylara, düşük viteslerde tırmanılan ötüken yokuşlarına, açık alınlara yapıştırılan paralara, o son birayı içmeyecektik bakışlarına, yanık sesli führere ve hatta ingiliz muhipleri cemiyetine karşı eylemlerimiz sürüyor. gidiyorum. kelimelere dönüp geri geleceğim.

Hiç yorum yok: